>Kıbrıs konusunda yeniden başlaması muhtemel federasyon müzakerelerine dikkat çeken Ardahan Bağımsız Milletvekili Öztürk Yılmaz, artık bu müzakerelerle boşa zaman kaybedilmemesi gerektiğine işaretle, iki devletli çözüm konusunda atılması gereken adımlara ilişkin önerilerde bulundu. Yılmaz, “Bunlar dikkate alınır ya da alınmaz ama yaşayıp göreceğiz, iş o noktaya gidecek” diyerek, Kıbrıs konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye, Doğu Akdeniz üzerindeki haklarını garanti altına almazsa, elinde bulundurduğu imkanları doğru dürüst kullanamazsa, Türkiye’nin orada da büyük bir irtifak kaybı yaşayacağını savundu.
Yılmaz bu çerçevede;
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, “Kıbrıs Türk Devleti” olarak tanıtılarak, bağımsız, müstakil ve ayrı bir egemen devlet olarak yoluna devam etmesi,
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, eğer istiyorsa egemen alanı ve sınırları sadece Yeşil Hattın Güneyi’ ni içerecek şekilde Kıbrıs Cumhuriyeti olarak kalabileceği,
İki devletin karşılıklı olarak birbirlerini tanımaları ve bu iki devletin birbirlerinde büyükelçilik açmaları,
Garantör Ülkelerin de bu iki bağımsız devleti tanımaları ve buralarda karşılıklı olarak büyükelçilikler açmaları,
İki ayrı, tanınmış, bağımsız, egemen ve müstakil devlet ortaya çıktıktan sonra, Türkiye’ nin bu defa Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne, adını nasıl kullanacaksa kullansın, limanlar dahil, uyguladığı sınırlamaları kaldırması,
Eş zamanlı olarak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Avrupa Birliği’nin de Türkiye’ye uygulamış olduğu fasıllar dahil, bütün kısıtlamaları kaldırması,
Bu iki devletin karşılıklı dostluk ve işbirliği antlaşması ile saldırmazlık paktı imzalaması,
Adanın önemli bir kısmını Ara Bölge’nin oluşturması nedeniyle, Ara Bölge’nin dostluk ve barış parkına dönüştürülmesi,
Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Ada’ dan çekilmesi önerilerinde bulundu.
Yılmaz, Kıbrıs konusuyla uzun süre ilgilenmiş biri olarak, söylediği hususlar dışında yaşayabilir, var olabilir ve kabul edilebilir bir çözüm görmediğini, Kıbrıs konusu federasyon teziyle masada durduğu sürece Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için bir daralma ve kayıp olacağını vurguladı.
