Koronavirüs salgını sebebiyle spor müsabakaları yapılmıyor.
Dünyanın 1 numaralı spor etkinliği futbol olduğu için spor denilince aklımıza futbol maçları geliyor.
Hollanda ve Fransa futbol sezonunu bitirdi, Almanya’da maçların 15 mayısta başlaması
öngörülüyor.
Türkiye’de Liglerinin ne zaman başlayacağı veya sezonun nasıl bitirileceğini kimse karar veremiyor.
Ne bilim kurulu ne futbol federasyonu ne spor bakanı karar verebilir. Her şeyde olduğu gibi yine
tek yetkili Cumhurbaşkanı Rte.

Maçların başlaması için merkezi otoritenin tek başına karar vermesi doğru değil.
Futbol kulüplerinin ortak kararı olmalı.
Virüsün Türkiye’de ortaya çıktığı dönemde Galatasaray-Beşiktaş maçı yapıldı.
Gs hocası Fatih Terim haklı olarak maçların bu ortamda oynanmasına tepki gösterdi.
Sağlık her şeyden önce gelmeliydi, sporcular ve kulüp çalışanları riske atılmamalıydı.
Nitekim Gs hocası Fatih Terim ve yönetici Abdurrahim Albayrak koronavirüse yakalandılar ve
sağlıklarına kavuştular. Umarız futbol camiasında başkaları virüse yakalanmaz.

A.Albayrak liglerin bitmesi için maçların oynanması gerektiğini söylüyor.
F.Terim’in görüşünü henüz bilmiyorum.
Emin olduğum bir şey var.
Terim, sağlık gerekçeleriyle maçlara ara verilmesini ısrarla söyledi.
Henüz koronavirüs salgını bitmeden maçlar oynansın derse kendi karizması çizilir. Bunu
söyleyemez. Sessiz kalırlarsa liglerin bu şekilde tescil edilmesi gündeme gelir. Bu da
Trabzonspor’un 53 puanla şampiyon ilan edilmesi demek, Galatasaray’ın işine gelmez.
Terim ve Albayrak iyi polis-kötü polis rolünü oynayacak, Gs için avantajlı ne ise o kararın alınması
için kulis yapacak.

TS, Başakşehir maçı öncesi koronavirüs salgını nedeniyle maça çıkmak istemeyen futbolcu John
Obi Mikel’in sözleşmesini fesh ettiğini bildirmişti.
Mikel haklıydı. Sporcu hayatı riske edilmemeliydi. Terim de bunu söylüyordu.

Maçların 15 Haziran gibi başlaması düşünülüyor.
Bayramdan sonra kulüpler antrenmanlara başlayıp maçlar seyircisiz oynanacakmış.
Bir takımda yedek oyuncular, teknik heyet, yönetici, sağlık heyeti, destek gurubu vs en az 50 kişi
var. Maçlarda görev alacak hakem ve federasyon görevlileriyle 1000 kişi sosyal mesafe olmadan
bir araya gelecek demektir.
Bu kadar kişi otel, restoran, güvenlik, ulaşım görevlileri vs işe de irtibat halinde olmak zorunda.
Bunca kişinin sağlığını nasıl koruyacaksınız?
Bin kişiden birinde virüs pozitif çıkarsa sonraki maçlar nasıl oynanacak?
Futbolcu maça çıkmak istemese ne yapacaksınız?
Zorla mı oynatacaksınız? Oynamaya zorlanan futbolcu ne kadar verimli olur?

Bırakın saçmalamayı.
Ya ligleri bu haliyle tescil edin, ya olay-off ile en kısa sürede bitirin.
Benim önerim; eskiden mahalle arasındaki maçların sonucunu belirlemek için kullanılan yöntem.
Maç sonucunu penaltı atışlarıyla belirleyelim!

Saçma mı buldunuz?
Bunca saçmalık içinde bu mu saçma?

Süleyman Özyüksel