ABD’nin dünyanın jandarmalığını yapma politikası başta Irak, Suriye, Afganistan, kuzey Afrika ülkeleri olmak üzere bütün dünyada göçmen, sığınmacı, mülteci sorununu 21.yüzyılın ilk çeyreğinde en önemli sorunlarından biri haline getirmiştir.

ABD ve müttefikleri bu insanları kendi ülkelerine kabul etmeyerek Türkiye gibi ülkeleri tampon olarak kullanmakta, yardım adı altında verdiği parayla güya insani yardım yapıyormuş gibi görünerek kendi ülkelerindeki kamuoyunu kontrol altına almaktadır.
ABD, AB, İngiltere, Kanada, Avustralya gibi ülke vatandaşları zaten bu insanlık dramını da çok umursamamaktadır.

Dünyanın ekonomik, siyasi ve askeri dengeleri ABD ve müttefiklerinin istediği doğrultuda devam ettikçe Irak, Suriye, Afganistan, Libya gibi ülkelerde barış ve istikrarın geri gelmesi mümkün görülmemektedir.
İkiyüzlü batılı devletler göçmen, sığınmacı, mültecilerin Türkiye’de kalmasını isteyerek ülkelerini ve vatandaşlarını bu ateşten koruyup Türkiye’yi maşa olarak kullanmak istemektedir.
ABD ve müttefiklerinin bu planına karşıTürkiye’nin etkili politikası olmadığı gibi çözüm önerisi de yoktur.

İngiltere’nin Kıbrıs Rum yönetimi bölgesinde 254 km2 askeri üssü vardır.
İngiltere bu üsten çekilsin, bu bölge BM yönetiminde sığınmacı ve mülteci bölge statüsüne kavuşturulsun. Serbest ticaret alanı ilan edilsin. İş ve çalışma ortamı yaratılsın.
Finansmanı da ABD ve AB ülkeleri karşılasın.

ABD ve müttefiklerinin dünyayı yeniden şekillendirme ve meydana getirdikleri yıkım ve kaos planlarına karşı etkili politikalar geliştirmek için her kesimin çare üretmesi önemlidir, başka fikirlerin önerilmesi için iktidarın ayrım yapmadan demokratik ortam yaratması gerekmektedir.