Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ayasofya’nın ibadete açılmasının, uluslararası bir konu değil, ulusal egemenlik konusu olduğunu söylemiş.

Fatih Sultan Mehmet’in vasiyetini ve Ayasofya’nın tapusunu göstererek “Bakın burada belgesi var. Fatih’in vasiyeti ve vakfiyesi var. Evet bu yapılar tüm insanlığındır. Ama nasıl değerlendirileceğine biz karar veririz. ABD ve Yunanistan’ın bize akıl verme hakları yok. İnanç özgürlüğünde nerede olduklarını biliyoruz” dedi.

Bakan Çavuşoğlu’nun sözlerine kısmen katılıyorum.

Ayasofya dünya mirasıdır. 

Türkiye sınırları içinde kalan her konuda karar yetkisi Türkiyenindir. 

Bu yetkiyi kullanırken uluslararası hukuk ve kurumları da yok sayamazsınız.

ABD ve Yunanistan’ın söylediklerinin kıymeti yoktur.

Ayasofya’nın bir dönem Ortodoks katedrali olarak hizmet vermesi Yunanistan’ın söz hakkı olduğu anlamına gelmez. Tepki vermesi tamamen politiktir.

Ayasofya’nın Hünkar Kasrı bölümü zaten ibadete açık. 567 yıldır zaten çan sesi duyulmayan Ayasofya’da ‘Çan sesi değil ezan sesi yükselecektir’ demekte politiktir ve aslında komiktir.

Bakan Çavuşoğlu elinde Fatih’in vasiyetini ve tapusunu göstererek; burası cami ve müzeye çevrilmesi hukuki değildir demeye getiriyor.

Atatürk, İş bankası hisselerini vasiyet üzerine CHP’nin kontrolüne bırakmıştı.

Fatih’in vasiyeti yerine getirilirken Atatürk’ün vasiyetini çiğnemeyi nasıl izah edeceksiniz?!

Süleyman Özyüksel