Ana Sayfa Yazarlar 30.01.2020 141 Görüntüleme
2003 Yılında Ne Demişti?

2003 Yılında Ne Demişti?

2003 Yılında Ne Demişti?

Elazığ- Sivrice’de meydana gelen 6.8 şiddetindeki depremle ilgili, bu tür afetlerin büyük bir imtihan olduğunu işaret eden Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böyle bir imtihanı milletçe biz hep sabırla eda etmiş bir milletiz. Bu konuda Müslüman olmanın, bu noktada teslimiyetin hep en güzel örneklerini vermişiz” diye konuştu. Ayrıca “Biz kaza ve kader iman etmiş insanlarız. Her şeyden önce Müslümanız. Bu inançla yaşamımızı farklı kılan adımlar atıyoruz” gibi açıklamada bulunmuştu. Bu açıklamaya katılmak mümkün mü? Bence mümkün değildir. Deprem geliyorum demez ama tedbiri alınırsa, depremin yıkıcı etkileri önlenmiş olur. Tedbir alınmazsa, oluşan can ve mal kayıplarına kader ve kaza denilerek görevini yapmayan sorumluların aklanmasına kılıf uydurmaktır…

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan 2003 yılında da Bingöl depremiyle ilgili “ Kırılan fay değildir. Kırılan ar damarıdır. Binaların yıkılmasının asıl sebebi, ahlak hırsızlığıdır. Demokrasiden çalmaktır. Hukuk kapkaççılığıdır. Siyaset yankesiciliğidir. Kamu yönetimi kalpazanlığıdır. Depremde insanlarımızın ölmesi, sadece malzemeden çalma hırsızlığı değildir. Aynı zamanda insanlık hırsızlığıdır. Kader diye geçiştirilemez. Tedbirli olmak, aklını kullanmak, insanın en büyük vasfıdır. Türkiye yıllarca har vurup harman savurma mantığıyla yönetildiği için bu sonuçlar yaşanıyor. Gerçekleri konuşmalıyız. Deprem konusunda yıllardır hiçbir çözüm üretilmedi. Sadece vaat üretildi. Sorun sadece inşaat malzemesi çalmaya indirgenemez. Depremlerde ortaya çıkan felaketin asıl sebebi kamudaki yolsuzluklardır. Yönetim sorunudur ”gibi bu açıklamaları yapmıştı. Bu açıklamaya katılmak mümkün müdür? Tabii ki mümkündür. Doğru söze ne hacet. Bingöl depremi için eksiksiz çok doğru bir açıklama yapmış…

Yani Elazığ depremini kader olarak gören Sayın Erdoğan, Bingöl depremini kader olarak görmemişti. Evet, Bingöl depreminden sorumlu tutulamaz. O zaman haklı olarak daha yeni iktidara gelmişlerdi. Zaten o zaman kimse iktidarı suçlamamıştı. Geçmişten gelen sorunlar vardı ve bu sorunlar hemen çözülemezdi. Aradan yıllar geçti. Bingöl depreminden sonra bu ülkeyi 17 yıldır yönetiyorlar. Deprem için ne gibi tedbirler alındı? Bir başka ülkede bu şiddette ki bir depremde binalar yıkılmaz insanlar ölmez iken bizde neden can ve mal kayıpları oluyor? Ben bir vatandaş olarak Sayın Cumhurbaşkanına sormak istiyorum. Elazığ Depreminin can ve mal kaybı gibi yıkıcı etkilerinin sorumlusu kimdir? Kader midir yoksa Bingöl depreminde söyledikleriniz midir? Ayrıca 17 Ağustos 1999 depreminden sonra, deprem vergisi adı altında toplanan vergilere ne oldu? Deprem için mi harcandı?

 

Yazar Hakkında

Adı Soyadı:

Mesleği:


Tema Tasarım |
Telefon
WhatsApp